Antoryum Hukuk

Kullanmak İçin Uyuşturucu veya Uyarıcı Madde Satın Almak, Kabul Etmek veya Bulundurmak ya da Uyuşturucu veya Uyarıcı Madde Kullanmak Suçu ve Cezası (Uyuşturucu Kullanmak) (TCK Madde 191)

  1. GENEL AÇIKLAMALAR ve KORUNAN HUKUKSAL YARAR:

Kullanmak için uyuşturucu veya uyarıcı madde satın almak, kabul etmek veya bulundurmak ya da uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanmak suçu ve cezası ( uyuşturucu kullanmak suçu ), Türk Ceza Kanunu’muzun topluma karşı suçlar kenar başlıklı üçüncü kısmın; Kamunun Sağlığına Karşı Suçlar’ kenar başlıklı onuncu bölümünde ‘Zehirli Madde Katma, Bozulmuş veya Değiştirilmiş Gıda veya İlaçların Ticareti, Kişilerin Hayatını ve Sağlığını Tehlikeye Sokacak Biçimde İlaç Yapma veya Satma, Uyuşturucu veya Uyarıcı Madde İmal ve Ticareti, Uyuşturucu veya Uyarıcı Madde Kullanılmasını Kolaylaştırma, Zehirli Madde İmal ve Ticareti, Bulaşıcı Hastalıklara İlişkin Tedbirlere Aykırı Davranma’ suçları ile birlikte düzenlenmiştir. Suç yapısı itibari ile icrai faaliyetlerle işlenebilmektedir. Bir suçun ihmali davranışlarla da işlenebilmesi için kanunda açık ve seçik olarak bu hususta bir düzenleme olması gerekmektedir. Kanun koyucu kullanmak için uyuşturucu veya uyarıcı madde satın almak, kabul etmek veya bulundurmak ya da uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanmak suçu ve cezası bakımından böyle bir düzenleme yoluna gitmemiştir. 

Uyuşturucu kullanmanın cezası ne kadardır? Uyuşturucu kullanmanın cezası iki yıldan beş yıla kadar hapis cezasıdır. Ancak kişi hakkında bu suç bakımından ilk kez soruşturmaya başlanması halinde, başlatılan soruşturmada şüpheli hakkında 4/12/2004 tarihli ve 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 171 inci maddesindeki şartlar aranmaksızın, beş yıl süreyle kamu davasının açılmasının ertelenmesine karar verilir. Cumhuriyet savcısı, bu durumda şüpheliyi, erteleme süresi zarfında kendisine yüklenen yükümlülüklere uygun davranmadığı veya yasakları ihlal ettiği takdirde kendisi bakımından ortaya çıkabilecek sonuçlar konusunda uyarır.

Kullanmak için uyuşturucu veya uyarıcı madde satın almak, kabul etmek veya bulundurmak ya da uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanmak suçu bakımından korunan hukuksal yarar toplum sağlığıdır. 

SUÇUN MADDİ UNSURLARI (Fail, Mağdur, Fiil, Netice, Nedensellik Bağı)  

  • Fail ve Mağdur:  

Kullanmak için uyuşturucu veya uyarıcı madde satın almak, kabul etmek veya bulundurmak ya da uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanmak suçunun faili herhangi bir kişi olabilir. Bu suçun mahiyeti itibari ile müştereken işlenmesi mümkün değildir. 

Mağdur için herhangi bir özellik aranmaz. 

SUÇUN MADDİ UNSURLARI (Fail, Mağdur, Fiil, Netice, Nedensellik Bağı)  

  • Fiil, Netice, Nedensellik Bağı:

Kullanmak için uyuşturucu veya uyarıcı madde satın almak, kabul etmek veya bulundurmak ya da uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanmak – Madde 191:

(1) Kullanmak için uyuşturucu veya uyarıcı madde satın alan, kabul eden veya bulunduran ya da uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanan kişi, iki yıldan beş yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.

(2) Bu suçtan dolayı başlatılan soruşturmada şüpheli hakkında 4/12/2004 tarihli ve 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 171 inci maddesindeki şartlar aranmaksızın, beş yıl süreyle kamu davasının açılmasının ertelenmesine karar verilir. Cumhuriyet savcısı, bu durumda şüpheliyi, erteleme süresi zarfında kendisine yüklenen yükümlülüklere uygun davranmadığı veya yasakları ihlal ettiği takdirde kendisi bakımından ortaya çıkabilecek sonuçlar konusunda uyarır. Erteleme kararı kolluk birimlerine de bildirilir.

(3) Erteleme süresi zarfında şüpheli hakkında asgari bir yıl süreyle denetimli serbestlik tedbiri uygulanır. Bu süre denetimli serbestlik müdürlüğünün teklifi üzerine veya resen Cumhuriyet savcısının kararı ile altışar aylık sürelerle en fazla iki yıl daha uzatılabilir. Hakkında denetimli serbestlik tedbiri verilen kişi, gerek görülmesi hâlinde denetimli serbestlik süresi içinde tedaviye tabi tutulabilir. Cumhuriyet savcısı, erteleme süresi zarfında uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanıp kullanmadığını tespit etmek için yılda en az iki defa şüphelinin ilgili kuruma sevkine karar verir.

(4) Kişinin, erteleme süresi zarfında;

a) Kendisine yüklenen yükümlülüklere veya uygulanan tedavinin gereklerine uygun davranmamakta ısrar etmesi,

b) Tekrar kullanmak için uyuşturucu veya uyarıcı madde satın alması, kabul etmesi veya bulundurması,

c) Uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanması,

hâlinde, hakkında kamu davası açılır.

(5) Erteleme süresi zarfında kişinin kullanmak için tekrar uyuşturucu veya uyarıcı madde satın alması, kabul etmesi veya bulundurması ya da uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanması, dördüncü fıkra uyarınca ihlal nedeni sayılır ve ayrı bir soruşturma ve kovuşturma konusu yapılmaz.

(6) Dördüncü fıkraya göre kamu davasının açılmasından sonra, birinci fıkrada tanımlanan suçun tekrar işlendiği iddiasıyla açılan soruşturmalarda ikinci fıkra uyarınca kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararı verilemez.

(7) Şüpheli erteleme süresi zarfında dördüncü fıkrada belirtilen yükümlülüklere aykırı davranmadığı ve yasakları ihlal etmediği takdirde, hakkında kovuşturmaya yer olmadığı kararı verilir.

(8) Bu Kanunun;

a) 188 inci maddesinde tanımlanan uyuşturucu veya uyarıcı madde imal ve ticareti,

b) 190 ıncı maddesinde tanımlanan uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanılmasını kolaylaştırma,

suçundan dolayı yapılan kovuşturma evresinde, suçun münhasıran bu madde kapsamına girdiğinin anlaşılması hâlinde, sanık hakkında bu madde hükümleri çerçevesinde hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı verilir.

(9) Bu maddede aksine düzenleme bulunmayan hâllerde, Ceza Muhakemesi Kanununun kamu davasının açılmasının ertelenmesine ilişkin 171 inci maddesi veya hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin 231 inci maddesi hükümleri uygulanır.

(10) Birinci fıkradaki fiillerin; okul, yurt, hastane, kışla veya ibadethane gibi tedavi, eğitim, askerî ve sosyal amaçla toplu bulunulan bina ve tesisler ile bunların varsa çevre duvarı, tel örgü veya benzeri engel veya işaretlerle belirlenen sınırlarına iki yüz metreden yakın mesafe içindeki umumi veya umuma açık yerlerde işlenmesi hâlinde verilecek ceza yarı oranında artırılır.

Kullanmak için uyuşturucu veya uyarıcı madde satın alan, kabul eden veya bulunduran ya da uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanan kişi cezalandırılacaktır. Görüldüğü gibi seçimlik hareketli bir suç söz konusudur. Suçun maddi unsurunu oluşturan hareketler, uyuşturucu maddeyi kullanmak için; satın alma, kabul etme, bulundurma ya da maddeyi kullanma biçiminde dört farklı tipte düzenlenmiştir. Suçun maddi unsurunu oluşturan bu hareketler, seçimlik olarak sayıldığından, bunlardan birisinin dahi bulunması suçun tamamlanması bakımından yeterlidir. Bu dört seçimlik hareketi yakından inceleyecek olursak;

  • Kullanmak İçin Uyuşturucu Madde Satın Alma: Uyuşturucu maddenin bir bedel karşılığında başkasından devralınmasını ifade eder.
  • Kullanmak İçin Uyuşturucu Madde Kabul Etme: Uyuşturucu madde üzerinde tasarrufta bulunma olanağının elde edilmesini ifade eder. 
  • Kullanmak İçin Uyuşturucu Madde Bulundurma: Uyuşturucu madde üzerinde fiili egemenlik ilişkisinin devam ettirilmesi anlamına gelir. 
  • Uyuşturucu Madde Kullanma: Uyuşturucu maddenin, çeşitli yol ve yöntemlerle vücuda enjekte edilmesi halidir.

Uyuşturucu kullanılması suçunda davanın açılmasının ertelenmesi ne demektir? Kullanmak için uyuşturucu veya uyarıcı madde satın alan, kabul eden veya bulunduran ya da uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanan kişi, 2014 yılındaki 6545 Sayılı Kanun’un yaptığı değişiklik ile birlikte, artık doğrudan cezalandırılmayacak ve henüz soruşturma aşamasında iken Cumhuriyet Savcı kararı ile ertelemesi için normalde CMK 171. Madde de aranan şartlar aranmaksızın kamu davasının açılmasının ertelenmesine karar verilecektir. Ayrıca Cumhuriyet Savcısı; şüpheliyi, erteleme süresi zarfında kendisine yüklenen yükümlülüklere uygun davranmadığı veya yasakları ihlal ettiği takdirde kendisi bakımından ortaya çıkabilecek sonuçlar konusunda uyaracaktır. Şayet fail, 5 yıllık erteleme zarfı süresi içerisinde 

  1. Kendisine uygulanan tedaviye uygun davranmaz ise veya yükümlülüklerini yerine getirmemede direnmesi halinde
  2. Tekrar kullanmak için uyuşturucu madde satın alması halinde;

Ertelenen kamu davası açılacaktır. Bu durum savcı tarafından daha erteleme kararı verilmesi sırasında bildirilecektir. 

Deneme süresindeki ihlallerin varlığı halinde, açılması ertelenen kamu davası açılacak, ancak yeni ihlallerden ötürü ayrı bir soruşturma ve kovuşturma yapılmayacaktır. Deneme süresindeki ihlallerin ardından açılan kamu davasından sonra eğer kişi tekrar kullanmak için uyuşturucu veya uyarıcı madde satın alırsa, kabul ederse veya bulundurursa ya da uyuşturucu veya uyarıcı maddeyi kullanırsa bu defa kamu davasının açılmasının ertelenmesi imkanından tekrar faydalanamayacaktır. Beş yıllık erteleme süresi sorunsuz tamamlandıktan sonra eğer kişi tekrar kullanmak için uyuşturucu veya uyarıcı madde satın alırsa, kabul ederse veya bulundurursa ya da uyuşturucu veya uyarıcı maddeyi kullanırsa kamu davasının açılmasının ertelenmesi imkanından tekrar faydalanabilir. 

Uyuşturucu kullanıcısı şüpheli hakkında verilen beş yıllık kamu davasının açılmasının ertelenmesi süresi boyunca, şüpheli kişi yükümlülüklerine aykırı davranmaz ve yasakları ihlal etmez ise hakkında ne karar verilir? Beş yıllık denetim süresi boyunca uyuşturucu kullanma şüphelisi yükümlülüklerine uygun davranır ve yasakları ihlal etmez ise hakkında ‘kovuşturmaya yer olmadı kararı’ verilir.

SUÇUN MANEVİ UNSURLARI (Kast, Olası Kast, Bilinçli Taksir, Taksir)

  • Kast, Olası Kast, Bilinçli Taksir, Taksir:

Satın almanın, kabul etmenin veya bulundurmanın ‘kullanmak için’ olması gerektiğinden kullanmak için uyuşturucu veya uyarıcı madde satın almak, kabul etmek veya bulundurmak ya da uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanmak suçu ancak özel kast ile işlenebilmektedir. Uyuşturucu madde kullanmak bakımından ise genel kast yeterlidir. 

Failin yanında ele geçen uyuşturucu maddeyi hangi maksatla yanında taşıdığının tespiti gerekmektedir. Bu kıstaslarla failin uyuşturucu kullanıcısı mı olduğu yoksa uyuşturucu satıcısı mı olduğu tespit edilecektir. Bunun için Yargıtayca belirlenmiş ve dikkate alınan birtakım kıstaslar bulunmaktadır. Bu noktada özellikle failin bir yıllık kişisel kullanım ihtiyacına yetecek bir miktarda mı uyuşturucu madde ile yakalandığı, failin uyuşturucu bağımlısı olup olmadığı, daha önce uyuşturucu madde ticaretinden mahkum edilmiş olup olmadığı, failin ele geçirilmiş biçimi, maddenin bulundurulduğu yer, maddenin çok sayıda plaklar halinde satışa hazır şekilde bulunup bulunmadığı (ki bu halde ticari amaç kabul edilir), failin belirli bir işinin olup olmadığı ve genel olarak ekonomik durumu gibi kıstaslar göz önüne alınır.  Bunun sonucunda failin uyuşturucu satıcı veya uyuşturucu kullanıcısı olup olmadığı tespit edilecektir. 

  • Uyuşturucu maddenin kullanım sınırı nedir? 

Ele geçen uyuşturucu maddenin, kişisel kullanım için mi yoksa uyuşturucu ticareti yapmak için mi fail tarafından yanında taşıdığının tespitinde uyuşturucu vasfına, türüne ve kalitesine göre değişiklik göstermekle birlikte; mahkeme içtihatlarında esrar, eroin, kokain, haplar vs. gibi uyuşturucu maddelerin kişisel kullanım sınırlarına ilişkin tespitler mevcuttur.

  1. Esrar Uyuşturucu Maddesi: Normal şartlarda, esrar uyuşturucu maddesi kullanan bir kişinin günlük esrar kullanma dozu 1 gram – 1,5 gram olmak üzere günde maksimum 4.5 gram miktarına kadar olabilmektedir. Bunun sonucu olarak, uygulanan yaygın kıstaslara göre, her ne kadar mahkemelerde esrar bulundurmanın kişisel kullanma ihtiyaç miktarı olarak yıllık 1 kg olduğu bilinse bile son zamanlarda uyuşturucu madde ticareti yapmak amacı ile daha küçük miktarlarda uyuşturucu madde taşınarak bu suç işlendiği için yıllık net 600-700 gram üzerindeki esrar maddesinin yetkili makamlarca ele geçirilmesi, Yargıtay tarafından uyuşturucu madde ticareti amacıyla bulundurma olarak kabul edilmektedir. Yani, 600-700 gram civarı ve üstündeki miktarda esrar maddesi,  uyuşturucu ticareti kapsamında değerlendirilmektedir.
  1. Eroin ve Kokain Uyuşturucu Maddeleri: Normal şartlarda, eroin uyuşturucu maddesi kullanan bir kişinin günlük eroin kullanma dozu 60 miligramdır. Bu kullanma miktarı göz önüne alındığında eroin ve kokain maddelerinde failin kullanmak için bulundurduğuna yönelik başka bir yan delil de yoksa kişiden ele geçirilen 20 gram ve üzeri uyuşturucu maddenin kullanım amacıyla değil uyuşturucu ticaret yapmak amacıyla bulundurulduğu Yargıtay tarafından genellikle kabul edilmektedir. 
  1. Metamfetamin Uyuşturucu Maddesi: Metamfetamin isimli uyuşturucu maddenin günlük kullanım miktarı konusunda kesin bir tespit yapılamamaktadır. Bunun sonucu olarak da metamfetamin uyuşturucu maddesinin yıllık kişisel kullanım miktarı tespitinin kesin bir ölçüsü yoktur. Kullanılan metamfetamin maddesinin miktarı ve kişi üzerindeki etkisi, bu etkinin sona erme süresi şahsi özelliklere göre farklılık göstermektedir. Bunun sonucu olarak mahkemeler her olaya göre ayrı değerlendirme yapmaktadırlar. Tüm bu farklılıklara rağmen Yargıtay, net 10 gramın altındaki miktarda ele geçirilen metamfetamin uyuşturucu maddesini kişisel kullanım sınırları içerisinde kabul etmektedir. 
  1. Sentetik Haplar: Uyuşturucu madde içeren sentetik haplarda 50 adet ve üzerinin kullanım amacıyla değil ticaret amacıyla bulundurulduğu Yargıtay tarafından kabul edilmiştir. 
  1.  Kenevir Maddesi: Yargıtay’ın yaygın uygulamasına göre, kullanma amacıyla ekildiklerine ilişkin başkaca delil yoksa 20 kökten fazla dikili kenevirin uyuşturucu ticareti kapsamında ekildiğinin kabul edilmiştir.

Maddenin hangi amaçla failin yanında bulunduğunun belirlenemediği hallerde, şüpheden sanık yararlanır ilkesi gereği daha az ceza ön gören TCK madde 191’deki kullanmak için uyuşturucu veya uyarıcı madde satın almak, kabul etmek veya bulundurmak ya da uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanmak suçundan hüküm kurulacaktır. 

SUÇUN ÖZELLİK ARZ EDEN DİĞER HUSUSLARI (Teşebbüs, İçtima, İştirak)

  • Hukuka Uygunluk Sebepleri, Teşebbüs, İçtima, İştirak:  

Kullanmak için uyuşturucu veya uyarıcı madde satın almak, kabul etmek veya bulundurmak ya da uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanmak suçunu hukuka uygun hale getiren herhangi bir hukuka uygunluk sebebi bulunmamaktadır. 

Fail, kullanmak amacıyla uyuşturucu maddeyi temin etmek için sahte reçete kullanması durumunda, belgede sahtecilik suçundan ayrıca ceza alacaktır. 

UYUŞTURUCU TİCARETİ SUÇUNDA ETKİN PİŞMANLIK HALİ (TCK madde 192)

Kullanmak için uyuşturucu veya uyarıcı madde satın almak, kabul etmek veya bulundurmak ya da uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanmak suçu bakımından kanunda etkin pişmanlık halleri düzenlenmiş bulunmaktadır. Etkin pişmanlık, failin, suç işlemeyi tamamladıktan sonra pişmanlık hissi ile ortaya koyduğu bazı eylemler sonucunda cezasında yapılacak indirimlerin düzenlendiği hükümlerdir. Uyuşturucu suçları bakımından TCK madde 192’de düzenlenmiştir.  

Etkin pişmanlık – Madde 192:

 (1) Uyuşturucu veya uyarıcı madde imal ve ticareti suçlarına iştirak etmiş olan kişi, resmi makamlar tarafından haber alınmadan önce, diğer suç ortaklarını ve uyuşturucu veya uyarıcı maddelerin saklandığı veya imal edildiği yerleri merciine haber verirse, verilen bilginin suç ortaklarının yakalanmasını veya uyuşturucu veya uyarıcı maddenin ele geçirilmesini sağlaması halinde, hakkında cezaya hükmolunmaz.

(2) Kullanmak için uyuşturucu veya uyarıcı madde satın alan, kabul eden veya bulunduran kişi, resmi makamlar tarafından haber alınmadan önce, bu maddeyi kimden, nerede ve ne zaman temin ettiğini merciine haber vererek suçluların yakalanmalarını veya uyuşturucu veya uyarıcı maddenin ele geçirilmesini kolaylaştırırsa, hakkında cezaya hükmolunmaz.

(3) Bu suçlar haber alındıktan sonra gönüllü olarak, suçun meydana çıkmasına ve fail veya diğer suç ortaklarının yakalanmasına hizmet ve yardım eden kişi hakkında verilecek ceza, yardımın niteliğine göre dörtte birden yarısına kadarı indirilir.

(4) Uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanan kişi, hakkında kullanmak için uyuşturucu veya uyarıcı madde satın almak, kabul etmek veya bulundurmaktan dolayı soruşturma başlatılmadan önce resmi makamlara veya sağlık kuruluşlarına başvurarak tedavi ettirilmesini isterse, cezaya hükmolunmaz. Bu durumda kamu görevlileri ile sağlık mesleği mensuplarının 279 uncu ve 280 inci maddeler uyarınca suçu bildirme yükümlülüğü doğmaz.

TCK madde 192/ Fıkra 1 hükmündeki etkin pişmanlık halinde, kullanmak için uyuşturucu veya uyarıcı madde satın alan, kabul eden veya bulunduran kişi, resmi makamlar tarafından haber alınmadan önce, bu maddeyi kimden, nerede ve ne zaman temin ettiğini merciine haber vererek suçluların yakalanmalarını veya uyuşturucu veya uyarıcı maddenin ele geçirilmesini kolaylaştırırsa hakkında cezaya hükmolunmayacağı düzenlenmiştir. 

Bildirim, resmi makamlara, suçun resmi makamlarca haber alınmasından önce yapılmalıdır. Bu resmi makamlar CMK 158. Maddede sayılan makamlardan olmalıdır. İşte bu hallerin varlığı halinde faile ceza verilmeyecektir. Eğer, suç resmi makamlar tarafından haber alındıktan sonra bu makamlara bildirilir ise artık bu durumda ceza tamamen ortadan kalkmayacak ancak fail TCK madde 192/ Fıkra 3’ deki halden yararlanarak cezasında indirim uygulanacaktır. Bilgilendirmenin içeriği ise suçun meydana çıkmasına ve fail veya diğer suç ortaklarının yakalanmasına hizmet etmeye yönelik olmalıdır.

TCK madde 192/ Fıkra 3 hükmündeki etkin pişmanlık halinden, kullanmak için uyuşturucu veya uyarıcı madde satın alan, kabul eden veya bulunduran ya da uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanan kişi suç ortaya çıktıktan sonra ancak kendi işlediği kullanma suçu ile alakalı yetkili makamları bilgilendirmede bulunabilir. Başkalarının kullanma suçuna dair verilen bilgi, kendi işlediği suç bakımından hükümden yararlanma sonucunu doğurmaz. 

Uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanan kişi, hakkında kullanmak için uyuşturucu veya uyarıcı madde satın almak, kabul etmek veya bulundurmaktan dolayı soruşturma başlatılmadan önce resmi makamlara veya sağlık kuruluşlarına başvurarak tedavi ettirilmesini isterse, cezaya hükmolunmaz. Bu durumda kamu görevlileri ile sağlık mesleği mensuplarının 279 uncu ve 280 inci maddeler uyarınca suçu bildirme yükümlülüğü doğmaz.

UYUŞTURUCU KULLANMA SUÇU VAKA ÖRNEKLERİ 

VAKA 1:

Kullanmak için uyuşturucu veya uyarıcı madde kabul etmek veya bulundurmak suçundan şüpheli … hakkında yapılan soruşturma evresi sonucunda Aksaray Cumhuriyet Başsavcılığınca verilen kamu davasının açılmasının ertelenmesine ve şüpheli hakkında denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına dair kararı müteakip, şüphelinin yapılan uyarıya rağmen yasal süre içerisinde müracaat etmediği gerekçesiyle hakkındaki dosyanın kapatılmasına ilişkin Aksaray Denetimli Serbestlik Müdürlüğünün kararına karşı şüphelinin yaptığı itirazın süresinde yapılmadığından bahisle usulden reddine dair Aksaray İnfaz Hakimliğinin kararına karşı yapılan itirazın reddine ilişkin mercii Aksaray 1. Ağır Ceza Mahkemesinin kararı ile ilgili olarak;

Dosya kapsamına göre, 5402 sayılı Denetimli Serbestlik Hizmetleri Kanunu’nun 18/1. maddesinde yer alan, “Müdürlükler ile koruma kurullarının idari nitelikteki eylem ve işlemlerine karşı infaz hakimliğine şikayette bulunulabilir.”, 05/03/2013 tarihli ve 28578 sayılı Resmi Gazete’de yayınlanan Denetimli Serbestlik Hizmetleri Yönetmeliğinin 48. maddesinde yer alan, “1) Yükümlüler ile kanuni temsilcileri, infaz hizmetlerinin yürütülmesi sırasında müdürlükçe hazırlanan denetim planları ve raporları ile müdürlükçe yapılan uyarılar gibi işlem ve eylemlerin kanun, tüzük ve yönetmelik hükümleri ile genelgelere aykırı olduğu gerekçesiyle müdürlüğe itirazda ya da infaz hâkimliğine şikâyette bulunabilirler.” ile aynı Yönetmeliğin 72/8. maddesindeki “Sanık veya hükümlünün beş iş günü içerisinde ilgili kuruma tedavi için müracaat etmediğinin veya belirlenen tedavi programına uymadığının bildirilmesi ya da rehberlik çalışmalarına katılmaması halinde sanık veya hükümlü bu Yönetmeliğin 44. maddesine göre uyarılır. Uyarılara ilişkin tebligatta ihlal durumunun tekrarı halinde bunun yükümlülüğün ihlali sayılacağı ve dosyanın kapatılarak mahkemesine gönderileceği sanık veya hükümlüye bildirilir.” şeklindeki düzenlemelere nazaran, denetimli serbestlik müdürlüğünce ihlâl nedeniyle şüphelinin dosyasının kapatılarak mahkemesine iade işleminin idari nitelikte bir işlem olmadığı, dolayısıyla İnfaz Hakimliğinin karar verme yetkisi bulunmadığı, infaz kaydının kapatılması işlemi aleyhine de şüpheli tarafından itiraz edilebileceği, zira şüphelinin yasal mazereti bulunup bulunmadığının mahkemece denetlenmesi gerektiği, ancak görevli mahkemenin soruşturma aşamasında genel görevli olan sulh ceza hâkimliği olduğu gözetilmeksizin, itirazın bu yönden kabulü yerine, yazılı şekilde reddine karar verilmesinde isabet görülmediğinden bahisle 5271 Sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması istemi yerinde görülmüş, Aksaray 1. Ağır Ceza Mahkemesinin kararının kanun yararına bozulmasına karar verilmiştir. (Yargıtay 1. Ceza Dairesi – Karar : 2017/2076).

VAKA 2: 

Sanıklara 10 -15 metre mesafede bulunan internet kafenin karşısındaki merdivende 3 paket halinde net 8,5 gr esrar maddesinin ele geçirildiği, uyuşturucu madde paketlerinin üzerinde sanık …’un parmak izinin tespit edildiği, sanıktan ele geçirilen uyuşturucu maddeleri satma veya başkasına verme gibi kullanma dışında bir amaç için bulundurduğuna dair mahkûmiyetine dair yeterli her türlü şüpheden uzak, kesin ve yeterli delil bulunmadığı …

VAKA 3:

Sanık hakkında uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan kurulan mahkumiyet hükmünün incelenmesinde;

Suç tarihinde ele geçirilen net 19,6 gram esrarı kullanma amacı dışında satmak veya başkasına vermek amacıyla bulundurduğuna ilişkin, tanık Yaşar’ın ve beyanından sonradan dönen tanık Murat’ın soyut beyanları dışında kuşku sınırlarını aşan kesin ve yeterli delil elde edilemediği anlaşılmakla; sanığın eyleminin TCK. 191.maddesinde belirtilen kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçunu oluşturduğu ve bu yönden hakkında tedavi ve denetimli serbestlik tedbirinin uygulanmasına karar verildiği gözetilmeden, sanığın uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan beraati yerine mahkumiyetine karar verilmesi, bozma nedenidir. (Yargıtay 20. Ceza Dairesi – Karar : 2019/5111).

VAKA 4:

‘’Sanığın yol uygulama noktasında aracının durdurulması ile üzerinde yapılan aramada net 0,417 gr. eroinin ele geçirildiği olayda, suç konusu uyuşturucu maddelerin miktarı, ele geçiriliş biçimi, ele geçen madde miktarının sanığın kişisel kullanma sınırları içinde kalması, sanığın uyuşturucu maddeyi başkası için temin ettiğine veya ticari amaçla bulundurduğuna ilişkin sanığın savunmasının aksine kuşku sınırlarını aşan yeterli ve kesin delil bulunmadığı, sanığın eyleminin kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçunu oluşturduğu ,’’ (20. Ceza Dairesi, 02.06.2020, 2020/1776 E., 2020/2318 K.)

VAKA 5:

TCK. 191. maddesinin 4. fıkrasının (a) bendinde yer alan, “kişinin, erteleme süresi zarfında; kendisine yüklenen yükümlülüklere veya uygulanan tedavinin gereklerine uygun davranmamakta ısrar etmesi halinde, hakkında kamu davası açılır” hükmü gereğince sanığa Bakırköy Denetimli Serbestlik Şube Müdürlüğü tarafından çağrı davetnamesi ile 10 gün içerisinde adı geçen müdürlüğe gelmesi konusunda ihtarda bulunulduğu; ancak sanığın yasal sürede müracaat etmemesi üzerine, sanığa tekrar yeni bir süre verilerek başvuru yapması konusunda ihtarat gönderilmediğinin anlaşılması karşısında; sanığın ilk ihtarata uymamasının, kendisine yüklenen yükümlülüklere uygun davranmamakta ısrar etmesi olarak kabul edilemeyeceği gözetilmeden mahkumiyet kararı verilmesi, kanuna aykırı, sanığın temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden, hükmün BOZULMASINA, karar verilmiştir (Yargıtay 20.Ceza Dairesi – Karar : 2019/5133).

VAKA 6:

Şüpheli … hakkında “Kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma” suçundan yapılan soruşturma sonucunda, Kayseri Cumhuriyet Başsavcılığınca 08/12/2015 tarihli ve 2015/36267 soruşturma, 2015/625 sayılı “kamu davasının açılmasının ertelenmesine, şüpheli hakkında tedavi ve denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına” karar verildiği, kararın infazı için Denetimli Serbestlik Müdürlüğüne gönderildiği, şüphelinin kendisine yüklenen yükümlülüklere uygun davranmamakta ısrar ettiği gerekçesiyle Kayseri Cumhuriyet Başsavcılığınca erteleme kararının kaldırılarak kamu davası açıldığı, yapılan yargılama sonucunda Kayseri 16. Asliye Ceza Mahkemesinin 28/03/2017 tarihli ve 2016/318 esas, 2017/284 sayılı kararı ile, yapılan tebligatın usulüne uygun olmadığı gerekçesiyle hüküm kurulmasına yer olmadığına karar verildiği anlaşılmıştır.

Olay tutanağı ve dosya kapsamına göre üzerinde herhangi bir uyuşturucu ya da uyarıcı madde ele geçirilemeyen, suç tarihi ve öncesinde uyuşturucu madde kullandığı teknik yöntemlerle saptanmayan sanığın kendi ikrarıyla kullandığını beyan ettiği maddelerin ele geçmemesi nedeniyle, niteliklerinin belirlenmesi mümkün olmadığından; suçun maddi delilinin elde edilememiş olması karşısında, atılı suçu işlediğine ilişkin her türlü şüpheden uzak, yeterli ve kesin delil bulunmayan sanığın beraati yerine tebligatın usulüne uygun olmadığı gerekçesiyle 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 223/1. maddesinde hüküm çeşitleri arasında da sayılmayan “hüküm kurulmasına yer olmadığına” karar verilmesi kanuna aykırı olup, bu husus Mahkemenin takdiri ve delillerin değerlendirilmesinde hataya düşülmesi durumunu aşan mutlak hukuka aykırılık niteliğinde olduğundan, kanun yararına bozma talebi değişik gerekçe ile yerinde görülmüştür. (Yargıtay 10. Ceza Dairesi – Karar: 2020/6028).

Antoryum
Hukuk
Ceza hukuku konusunda uzman ve tecrübeli avukatlarımızla her zaman adaletin yanındayız.
top
Bize Ulaşın
WhatsApp
WHAT WE'RE THINKING
Insights
Valuable insights that empower your decision-making,
Case Studies
Inspiring examples of financial tailored solutions.
Media Mentions
Recognizing our expertise and client success.
Stay ahead in a rapidly changing world

Our monthly insights for strategic business perspectives.

FINANCIAL
Investment planning
Tailored investment strategies to help clients grow their wealth.
Retirement planning
Comprehensive plans designed to secure a comfortable future.
Education planning
Guidance on saving and investing for educational expenses.
WEALTH
Portfolio management
Active management to optimize returns while managing risk.
Asset allocation
Maximize growth potential via asset diversification.
Risk management
Managing financial risks with insurance and other measures.
TAX
Tax planning
Optimize tax through services like deductions and strategies.
Estate planning
Effective estate planning for taxes and wealth transfer.
Wealth preservation
Preserve wealth for future while reducing taxes.
FEATURED
Adapting to
the digital era
Ara