- (Yargıtay 8. Ceza Dairesi – Karar : 2017/6655)
- Bilişim Sistemine Girme veya Orada Kalma Suçu
- TCK 243. Madde
Katılana ait facebook hesabına erişim sağlayarak bu hesabın şifresini değiştirmek suretiyle bu hesaba erişimini engellediğinden bahisle açılan davada, sanığın “aleyhimde yazılar paylaştığını duyunca bende facebook hesabına e-posta adresini bildiğim için gizli sorusunu tahmin ederek hesabına erişim yapmaya çalıştım ancak başarılı olmadım,” şeklindeki savunması, Facebook’un mesajla bildirimi üzerine durumu farkeden katılanın facebook hesabını kullanamaması üzerine kurtarmak için güvenlik sorusunu cevaplayıp şifreyi değiştirip hesabını kurtardığını beyan etmesi, bilirkişi raporu içeriğinden, her ne kadar katılanın hesabına erişimi bir süre engellenmiş ise de henüz şifreyi tespit edemediğinden hesaba giremediği, katılanın müdahalesi sonucu girişiminin sonuçlanamaması ve bilişim sistemindeki verileri bozma, yok etme, değiştirme veya erişilmez kılma, sisteme veri yerleştirme, var olan verileri başka bir yere gönderme eylemlerinin gerçekleşmediğinin anlaşılması karşısında, sanığın eyleminin bilişim sistemine girmeye teşebbüs suçunu oluşturup oluşturmayacağının karar yerinde tartışılmaması bozma nedenidir (Yargıtay 8. Ceza Dairesi – Karar : 2017/6655)

- (Yargıtay 8. Ceza Dairesi – Karar : 2017/5663).
- Bilişim Sistemine Girme veya Orada Kalma Suçu
- TCK 243. Madde
Sanık ile şikayetçinin bir dönem duygusal beraberlik yaşadıkları, ayrıldıktan sonra şikayetçinin kullanmış olduğu posta adresine habersiz olarak şifresini kırarak girdiği, bazı fotoğraflarını söz konusu hesaptan aldığından bahisle açılan davada,sanığın “…. kullanıcılar en az 270 günde bir oturum açmak zorundadırlar ve bu oturum belirtilen bu zamanda açılmaz ise mail hesapları kalıcı olarak şirket tarafından iptal edilir. Şikayetçi de bu Amerikan şirketinin kurallarına uymamış ve hesabını kalıcı olarak kaybetmiştir. Ben 01.04.2013 tarihinde bu hesabı yasal yoldan/sıfırdan/şifre kırmadan ve bilakis yeni şifre belirleyerek oluşturdum ve daha sonra şikayetçinin ricası üzerine benim olan bu hesabı kendisine kendi rızam ile teslim ettim”şeklindeki savunması karşısında, suç tarihinden önceki dönemde, bu adresin faal olup olmadığı, ve suç tarihinde önce ve sonraki tarihlerde şikayetçi tarafından kendi adresine erişim sağlanıp sağlanmadığı ilgili yer sağlayıcısından sorulup, sonucuna göre tüm deliller birlikte değerlendirilip gerektiğinde bilirkişiden de görüş alınarak sanığın hukuki durumunun takdir ve tayini gerekirken, eksik araştırmaya dayanarak yazılı şekilde hüküm kurulması hukuka aykırıdır (Yargıtay 8. Ceza Dairesi – Karar : 2017/5663)
- Yargıtay 12. Ceza Dairesi’nin 09.12.2013 tarihli, 2013/8857 Esas, 2013/28279 Karar
- Bilişim Sistemine Girme veya Orada Kalma Suçu
- TCK 243. Madde
‘şikayetin kapsamına, iddianamedeki nitelendirmeye ve incelenen dosya içeriğine göre, sanık ile müştekinin suç tarihi öncesinde arkadaş olup aralarında geçen bir takım olaylar nedeniyle uzun süredir görüşmedikleri, sanığın arkadaşı olması nedeniyle daha önce bildiği, müştekiye ait mail adresinin internet şifresini hakkı bulunmadığı halde kullanmak suretiyle bilişim sistemindeki müştekiye ait özel kısma girdiği ve burada yer alan müştekinin arkadaşlarına elektronik posta adresine ileti gönderecek kadar süreyle hukuka aykırı olarak sistemde kalmaya devam ettiği…’ (Yargıtay 12. Ceza Dairesi’nin 09.12.2013 tarihli, 2013/8857 Esas, 2013/28279 Karar)
- Yargıtay 12. Ceza Dairesi’nin 10.02.2014 tarihli, 11510 Esas, 2982 Karar numaralı kararı
- Bilişim Sistemine Girme veya Orada Kalma Suçu
- TCK 243. Madde
“incelenen dosya içeriğine ve sanığın aksi kanıtlanamayan savunmasına göre; sanığın, katılan mağdure Aynur’un kardeşi olan ve tanık olarak da dinlenilen F.G.’nin arkadaşı olduğu, bu arkadaşlık nedeniyle sanığın katılanı tanıyarak ona duygusal anlamda ilgi duymaya başladığı, bu konu hakkında konuşmak amacıyla katılana ait mail adresinden arkadaşlık teklifinde bulunduğu, katılanın ise kimden geldiğini anlamadığı bu teklife cevap vermediği, bunun üzerine sanığın olay tarihinde katılana ait olan ve aktif kullanımda olan …@…com ve …com isimli mail adreslerinin şifrelerini kırmak suretiyle ele geçirdiği, bu adresleri kullanmak suretiyle katılanmış gibi başkaları ile konuşmalar yaptığı, yaptığı konuşmalarda katılanın onur, şeref ve saygınlığına yönelik saldırı teşkil edecek paylaşımlarda bulunduğu olayda…, sanığın sübut bulan bilişim sistemine girip, katılan adına başkaları ile konuşma yapacak kadar kalması eyleminin TCK 243/1 maddesinde tanımlanan ‘’bilişim sistemine girme’’ suçunu oluşturacağı gözetilmeden, delillerin takdirinde ve suç vasfında hataya düşülerek, katılana ait bilişim sistemindeki verileri bozduğu, yok ettiği, değiştirdiği, erişilmez kıldığı, sisteme veri yerleştirdiği ve var olan verileri başka bir yere gönderdiği iddia edilmeyen sanık hakkında TCK m.244/2’den mahkumiyet hükmü kurulması kanuna aykırı olup..” (Yargıtay 12. Ceza Dairesi’nin 10.02.2014 tarihli, 11510 Esas, 2982 Karar numaralı kararı)

- Yargıtay 12. Ceza Dairesi’nin 04.11.2013 tarihli, 2012/31498 Esas, 2013/24496 Karar numaralı kararı
- Bilişim Sistemine Girme veya Orada Kalma Suçu
- TCK 243. Madde
“TCK’nın 243/1 maddesinde, ‘’Bir bilişim sisteminin bütününe veya bir kısmına, hukuka aykırı olarak giren veya orada kalmaya devam eden kimseye bir yıla kadar hapis veya adli para cezası verilir’’; aynı kanunun 243/3.maddesinde, ‘’Bu fiil nedeniyle sistemin içerdiği veriler yok olur veya değişirse, altı aydan iki yıla akdar hapis cezasına hükmolunur’’ şeklinde birbirinden farklı yaptırım içeren ve biri diğerinin neticesi sebebiyle ağırlaşmış halini oluşturan iki ayrı düzenlemeye yer verildiği gözetilmeden, bilişim sistemine hukuka aykırı olarak giriş yaptığı kabul edilen sanığın eylemi nedeniyle sistemden yok olan veya değişen veri ya da veriler hakkında bir açıklamada bulunulmaksızın ve TCK’nın 244/2.maddesinin uygulanabilirliği bakımından kabul edilen bu neticenin sanık tarafından kasten meydana getirilip getirilmediği de irdelenmeksizin, bilişim sistemine girme veya oradan kalma suçundan mahkumiyet kurulması yasaya aykırı olup…” (Yargıtay 12. Ceza Dairesi’nin 04.11.2013 tarihli, 2012/31498 Esas, 2013/24496 Karar numaralı kararı)
- Yargıtay 11.Ceza Dairesi’nin 21.01.2014 tarihli, 2012/13233 Esas, 2014/795 Karar numaralı kararı
- Bilişim Sistemine Girme veya Orada Kalma Suçu
- TCK 243. Madde
“Şüphelilerin kurdukları www.unimugla.com adlı internet sitesinin giriş sayfasını müşteki Muğla Üniversitesi’nin Dijital Üniversite adlı internet giriş sayfası ile aynı yaparak kendi sitelerini Dijital Üniversite sitesi sanarak bu siteye parola vs. bilgilerini giren kullanıcıların bu bilgilerini elde ederek, Muğla Üniversitesi’nin yasal internet sitesi olan Dijital Üniversite sitesine haksız yere girerek buradaki bilgileri elde etmeye ve yine kullanıcıların gerçek bilgilerini kullanarak dolandırıcılık suçunu işlemeye çalıştıkları iddia olunan olayda, sanıkların bu site ile herhangi bir şifreyi kopyalama ve öğrenme olanağının bulunmadığı, iddia edilen amaca ulaşmaya yarar uygun vasıtalar içermediği, gerek dolandırıcılık gerekse bilişim sistemine girme suçlarına teşebbüse elverişli araçların bulunmadığı… gerekçesiyle mahkemece verilen beraat kararında isabetsizlik görülmemiştir…” (Yargıtay 11.Ceza Dairesi’nin 21.01.2014 tarihli, 2012/13233 Esas, 2014/795 Karar numaralı kararı)
- (Yargıtay 8. Ceza Dairesi – Karar: 2015/24705).
- Bilişim Sistemine Girme veya Orada Kalma Suçu
- TCK 243. Madde
Şikayetçiye ait ……@hotmail.com internet adresine ve Facebook hesabına sanık tarafından şifrelerinin kırılması yoluyla girilerek kullanılamaz hale getirildiği iddiasıyla açılan davada, sanığın E-Mail-Facebook hesaplarına giriş yapıldığının tespit edildiği belirlenmiş ancak girişin engellediği iddia edilmişse de, buna ilişkin bir tespite rastlanmadığı ve ayrıca şikayetçinin mahkeme huzurunda verdiği “Olay tarihinde Facebook hesabıma erişim sağlayamadım. Şifremin kırılarak girildiğini tespit ettim. Bununla ilgili olarak her ne kadar sanığın IP numarası üzerinden bağlantı yapıldığı tespit edilmiş ise de T…. benim nişanlımdır, yakında da evleneceğiz, bu eylemi T……‘ın gerçekleştirdiğini düşünmüyorum. Bunu yapması için bir neden yoktur, benim şifrelerim zaten T….’da vardı. Benim hesabıma bu şekilde her zaman girebilirdi. Onun IP numarasından bağlantı yapılması bu nedenle normaldir. Şikayetimden vazgeçiyorum.” şeklindeki ifadesi karşısında; sanığın, şikayetçinin rızası dışında giriş yaptığına ilişkin delil bulunmadığından, beraati yerine yetersiz gerekçeyle mahkumiyetine karar verilmesi hukuka aykırıdır (Yargıtay 8. Ceza Dairesi – Karar: 2015/24705).
- (Yargıtay 8. Ceza Dairesi – Karar: 2013/25428).
- Bilişim Sistemine Girme veya Orada Kalma Suçu
- TCK 243. Madde
Sanığın kullandığı bilgisayar üzerinde usulünce imaj alma işlemi yapılarak sonucunda çıkan veri bütünlük (hash) değerlerinin tesbit edilmemiş bulunması, IP numarasının kullanılan bilgisayarı göstermeyip internetle olan bağlantıyı göstermesi, sanığın bilgisayarlarında yapılan incelemede, bu bilgisayar kütüğünden m…-k12.com adresine bağlantı yapıldığının tespit olunamaması “hack” proğramına rastlanmasının şikayetçiye ait siteye müdahele edildiğini göstermeyeceği, kesin delil bulunmadan varsayımlarla hüküm kurulamayacağı cihetle tebliğnamedeki beraat kararının bozulması düşüncesine katılınmamıştır (Yargıtay 8. Ceza Dairesi – Karar: 2013/25428).

- (Yargıtay 8. Ceza Dairesi – Karar: 2015/2322).
- Bilişim Sistemine Girme veya Orada Kalma Suçu
- TCK 243. Madde
“Bilişim sistemine girmek”, bir bilişim sisteminde bulunan verilerin bir kısmına veya tamamına, fiziken ya da uzaktan başka bir cihaz yoluyla erişilmesidir. Erişimi gerçekleştirmek için gevşek güvenlik önlemlerinden faydalanılabileceği gibi, var olan güvenlik önlemlerindeki boşluklar da kullanılabilir. Ağ üzerinden virüsler (komik resimler, kutlama kartları veya ses ve görüntü dosyaları gibi ekler halinde), truva atı (trojan horse), macro virüsü, solucanlar gibi kullanılarak veya sistemin açık kapıları zorlanarak giriş yapılabilir. Bilgisayar veri ve sistemlerine yapılan izinsiz giriş, aynı zamanda, “bilgisayara tecavüz”, “kod kırma” ya da “bilgisayar korsanlığı” olarak da tanımlanmaktadır. Suçun, başkasına ait bilgisayarın açılarak içindeki verilerin görülmesi biçiminde olabileceği gibi bir ağ aracılığıyla bilişim sisteminde oturum açılması yoluyla da işlenebilir. Girmede, iletişimin kablolu veya kablosuz olması ile mesafenin yakın ve uzak olması arasında da fark yoktur. Bir bilişim sistemine e-posta veya dosya gönderilmesi durumunda, bilişim sistemine girme söz konusu olmayıp yalnızca veri gönderildiğinden bu durum girme kapsamında düşünülemez. Mağdurun kişisel bilgisayarına ait işletim sistemine (windows, linux vs.), bir başka internet kullanıcısının, mağdurun rızası olmaksızın girmesi de suç oluşturacaktır.
E-posta adresi kullanıcısının erişiminin engellendiğine ilişkin şikayeti üzerine öncelikle erişimi engellenen adresin ve sanığa ait olduğu iddia olunan e-mail adresinin sanığa ve şikayetçiye ait olup olmadığı saptanmalı, bu husus ilgili internet sağlayıcısından sorularak adreslerin oluşturulma tarihi, kim tarafından oluşturulduğu ve IP (İnternet Protokolu) numarası sorulmalıdır. Microsft Corporation’den de erişimin engellediği iddia olunan tarih/tarihler ve takip eden günlerde şikayetçinin e-mail adresine giriş yapıp yapmadığı, erişim sağlanmışsa IP bilgileri, bu tarihler itibariyle e-mail adresine ait şifrenin değiştirilip değiştirilmediği, değiştirilmiş ise ne zaman ve hangi IP numarası ile yapıldığı araştırılmalıdır. IP adresi kayıt bilgilerinden, ilgili Telekom Müdürlüklerinden, sisteme giriş yapan veya başarısız olan IP numaraları kullanıcılarının adres ve telefon bilgileri istenmeli, aynı şekilde sanığa ait olduğu iddia olunan e-mail adresini kullanan IP numaraları saptanıp adres ve telefon bilgileri de istenmelidir.
Erişimin sağlanamaması halinde, giriş yapmak isteyenler arasında şikayetçinin de bulunup bulunmadığının IP numarasından tespit edilerek iddianın doğruluğu belirlenmelidir. Şikayetçi ve sanığın bilgisayarlarına el konulup hard diskleri incelenerek bilgisayarlar arasında bağlantı ve veri akışı olup olmadığı saptanıp ele geçirilen adresten bir başka adrese yazı veya görüntü gönderilmiş ise, bu olaya ilişkin bilgi sahipleri ile ele geçirilen adres kullanılarak ulaşılan adres sahipleri varsa tanık olarak dinlenmelidir.
Somut olayda; sanığın, katılanın kullandığı “…@hotmail.com” e-posta adresi ile irtibatlı olan facebook adresine bilgisi ve rızası olmaksızın değiştirerek erişilmez kıldığından bahisle açılan davada, yapılan soruşturma ve kovuşturma yetersiz olup olaya ilişkin deliller toplanmadan mahkumiyet hükmü kurulmuştur. Sanığın suçlamayı kabul etmediği gibi hattına başkalarının girmiş olabileceği savunmasına ilişkin olmak üzere internet hattını sanık dışında başkalarının da kullanıp kullanmadığı ve kendisine ait olduğu belirtilen e-mail adresinin sanığa aidiyeti hususunda dosyada bir bilgiye rastlanmamıştır. Katılanın 27.05.2011 tarihinden itibaren e-mail adresine giremediğini belirttiğinin anlaşılması karşısında, anılan tarihten şikayet tarihine kadar olan dönemde, bu adresin faal olup olmadığı, katılan tarafından kendi adresine erişim sağlanıp sağlanmadığı tespit edilmemiştir. Sanık tarafından 22.05.2011 tarihinden sonra giriş yapılıp yapılmadığı, adrese ait şifrenin değiştirilip değiştirilmediği, şifre değiştirilmişse hangi tarihte ve hangi IP numarası ile erişim sağlanarak şifrenin değiştirildiği ilgili internet sağlayıcısından sorulmadan hüküm kurulmuştur. Bu itibarla; yukarıda açıklanan yöntem izlenerek eksiklikler yerine getirilip sonucuna göre tüm deliller birlikte değerlendirilip gerektiğinde bilirkişiden de görüş alınarak sanığın hukuki durumunun takdir ve tayini gerekirken, katılanın beyanına itibar edilerek ve eksik araştırmaya dayanarak yazılı şekilde hüküm kurulması hukuka aykırıdır.” (Yargıtay 8. Ceza Dairesi – Karar: 2015/2322).
- (Yargıtay 4. Ceza Dairesi – Karar:2017/18243)
- Bilişim Sistemine Girme veya Orada Kalma Suçu
- TCK 243. Madde
Bilişim sistemine hukuka aykırı girme suçu nedeniyle sanık hakkında verilen beraat kararı şikateçi/katılan tarafından temyiz edilmiştir. Sanığın kollukta alınan savunmasında, katılana internet üzerinden ve cep telefonundan mesajlar çekerek parasını istediğini, 09.02.2009 tarihinde savcılık makamında zapta geçirilen mesajları kendisinin gönderdiğini ve suça konu telefon hattını kendisinin kullandığını ikrar etmesi karşısında; sanığın katılanın hesabından dava konusu olan katılanın arkadaşlarına hitaben çekilen mesajları kendisinin çekip çekmediği hususu açıkça sorularak gerekirse IP numarasından kullanıcı bilgisayarın tespit edilmesi, dosyanın bilişim suçlarından anlayan bilgisayar mühendisine tevdi edilmesi ve bilirkişi raporunun alınması ve sonucuna göre sanığın tüm suçları yönünden hukuki durumunun dosyadaki bütün bilgilerle birlikte değerlendirilmesi gerektiği gözetilmeden, eksik inceleme ve yetersiz gerekçeyle yazılı biçimde hükümler kurulması hukuka aykırıdır (Yargıtay 4. Ceza Dairesi – Karar:2017/18243).

- İLETİŞİMİNİZ HALİNDE ANTORYUM HUKUK BÜROSU ve CEZA AVUKATI ÇALIŞANLARI OLARAK CEZA DOSYALARINIZDA; SORUŞTURMA AŞAMASINDAN MAHKEME SÜRECİNE KADAR HER AŞAMADA SİZİ TEMSİL ETMEYE VE HUKUKİ DESTEK ve DANIŞMANLIK HİZMETİ SUNMAYA HAZIRIZ. ANTORYUM HUKUK BÜROSU OLARAK AVUKAT-MÜVEKKİL ARASINDA KURULAN VEKALET İLİŞKİSİNİ ÖNEMSİYOR, VEKİLLE DUYULAN GÜVENİN GEREĞİNİ YERİNE GETİRMEK İSTİYORUZ.
- DETAYLI BİLGİ İÇİN İLETİŞİM:☎️ 0534-419-19-91