- GENEL AÇIKLAMALAR ve KORUNAN HUKUKSAL YARAR:
Yağma suçu ve cezası, Türk Ceza Kanunu’muzun kişilere karşı suçlar kenar başlıklı ikinci kısmın; ‘Malvarlığına Karşı Suçlar’ kenar başlıklı onuncu bölümünde ‘Hırsızlık, Mala Zarar Verme, İbadet ve Mezarlıklara Zarar Verme Hakkı Olmayan Yere Tecavüz, Güveni Kötüye Kullanma, Dolandırıcılık, Kaybolmuş veya Hata Sonucu Ele Geçmiş Eşya, Karşılıksız Yararlanma, Suç Eşyasının Satın Alınması veya Kabul Edilmesi’ suçları ile birlikte düzenlenmiştir. Yağma suçu yapısı itibari ile icrai faaliyetlerle işlenebilmektedir. Bir suçun ihmali davranışlarla da işlenebilmesi için kanunda açık ve seçik olarak bu hususta bir düzenleme olması gerekmektedir. Kanun koyucu yağma suçu ve cezası bakımından böyle bir düzenleme yoluna gitmemiştir.
Yağma suçunun cezası nedir? Yağma suçunun cezası, altı yıldan on yıla kadar hapis cezasıdır. Yağma suçunun nitelikli hallerinin söz konusu olduğu durumlarda verilecek ceza arttırılacaktır.
Yağma suçunun koruduğu hukuksal yararların çeşitlilik arz etmektedir. Her şeyden önce yağma suçu bileşik yapılı bir suç tipidir. Bileşik yapılı bir suç tipi olmasının bir sonucu olarak yağma suçu, cebir veya tehdit suçları ile hırsızlık suçlarının birleşiminden doğmuştur. Bunun bir sonucu olarak yağma suçu; cebir, tehdit ve hırsızlık gibi suçların koruduğu hukuksal yararları aynen kendisi de korumaktadır. Bu hukuksal yararlardan başlıcaları kişi hürriyeti ve güvenliği, beden bütünlüğü ve mülkiyet hakkıdır. Tüm bunlara ek olarak da toplumun ekonomik özgürlüğü ve barışı da korunan hukuksal yararlar arasında bulunmaktadır.
- SUÇUN MADDİ UNSURLARI (Fail, Mağdur, Fiil, Netice, Nedensellik Bağı)
- Fail ve Mağdur:
Yağma suçunun faili veya mağduru herkes olabilir. Gerek fail gerekse de mağdurun özel bir niteliğe sahip olması aranmamaktadır.
- Fiil, Netice, Nedensellik Bağı:
Yağma – Madde 148:
(1) Bir başkasını, kendisinin veya yakınının hayatına, vücut veya cinsel dokunulmazlığına yönelik bir saldırı gerçekleştireceğinden ya da malvarlığı itibarıyla büyük bir zarara uğratacağından bahisle tehdit ederek veya cebir kullanarak, bir malı teslime veya malın alınmasına karşı koymamaya mecbur kılan kişi, altı yıldan on yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.
(2) Cebir veya tehdit kullanılarak mağdurun, kendisini veya başkasını borç altına sokabilecek bir senedi veya var olan bir senedin hükümsüz kaldığını açıklayan bir vesikayı vermeye, böyle bir senedin alınmasına karşı koymamaya, ilerde böyle bir senet haline getirilebilecek bir kağıdı imzalamaya veya var olan bir senedi imha etmeye veya imhasına karşı koymamaya mecbur edilmesi halinde de aynı ceza verilir.
(3) Mağdurun, herhangi bir vasıta ile kendisini bilmeyecek ve savunamayacak hale getirilmesi de, yağma suçunda cebir sayılır.
Yağma suçu nedir? Yağma suçu, mağdura cebir kullanarak veyahut kendisini veya yakınını tehdit etmek suretiyle başkasına ait olan malı teslime veya malın alınmasına karşı koymamaya mecbur kılmak ile oluşur.
Yağma suçunun maddi unsurunu, cebir veya tehditle ‘bir malı teslime veya malın alınmasına karşı koymamaya mecbur’ kılmak oluşturur. Görüldüğü gibi birden fazla hareketli bir suç söz konusudur. Hırsızlık suçundan farklı olarak yağma suçunun faili malı alırken cebir veyahut tehdit unsurlarından faydalanmaktadır.
Yağma suçunun maddi unsurunda belirtilen cebir ve tehdidin amacı, failin kendisine veya bir başkasına yarar sağlamak maksadıyla bir malı teslime veya bu malın kendisinden alınmasına mağduru karşı koymamaya zorlamak olmalıdır. Bahse konu cebir ve tehdit malı almaya yönelik olmalıdır. Alınan mal ile kullanılan cebir veya tehdit arasında nedensellik bağı bulunmalıdır. Herhangi bir amaçla kullanılan cebirden sonra fırsattan istifade edilerek mal alınır ise burada yağma suçundan bahsetmek mümkün olmayacaktır.
Yağma suçunun oluşması için kullanılan unsur eğer tehdit ise mağdurun tehdidi algılama yeteneğine sahip olması gerekmektedir. Aksi takdirde oluşacak suç yağma suçu değil hırsızlık suçudur. Ancak eğer yağma suçunun oluşması için kullanılan unsur cebir ise mağdurun algılama yeteneği olmasa da oluşacak suç yağma suçudur.
- CEBİR
Yağma suçunun unsurlarından olan cebir, mağdurun direncini kırmak veya daha sonradan yapacağı direnmeyi engellemek için mağdura yönelik her türlü zorlayıcı etkiyi ifade etmektedir. Cebir bizzat zilyet sahibinin kendisine yönelmiş olabileceği gibi zilyet sahibine eşlik eden veya olayın hal ve şartlarına göre mağdura yardım için gelen kişiler üzerinde de gerçekleştirilebilir.
Yağma suçunda kullanılan cebir, TCK 86. Maddesindeki kasten yaralama boyutuna ulaşacak şiddete varmasa da eğer malın failce alınmasında etkili ise yağma suçu oluşmuş kabul edilir. Ancak eğer uygulanan cebir TCK 87. Madde bakımından kasten yaralama suçunun netice yüzünden ağırlaşmış halini oluşturacaksa ayrıca failin TCK 149. Maddenin 2. Fıkrası gereğince kasten yaralama suçundan da cezalandırılması yoluna gidilecektir.
Failin hızlı el hareketiyle sahibinden malı aldığı durumlarda cebir unsuru eksikliğinden dolayı yağma suçu oluşmayacaktır. Bu gibi hallerde oluşacak suç hırsızlık suçu iken; eğer hızlı el hareketiyle mal alınırken mağdura fiziki olarak zarar verilmiş ise oluşacak suç, yağma suçuna dönüşecektir.
Yağma suçunun düzenlendiği TCK 148. Maddesinin 3. Fıkrasında kanun koyucu ‘cebir karinesi’ öngörmüştür. Zira bahse konu fıkra ‘mağdurun, herhangi bir vasıta ile kendisini bilemeyecek ve savunamayacak hale getirmesi de cebir sayılır’ demek suretiyle bu hususu belirtmiştir. Kanun koyucunun özel olarak böyle bir fıkra düzenlemesinin altında yatan gerçeği anlamak güçtür. Zira ilgili fıkrada düzenlenen hususla “hipnoz etme, uyku ilacı verme veya uyuşturucu madde ile mağduru kendinden geçirme” gibi durumlar anlatılmaktadır. Tüm bu durumlar zaten “cebir kavramının” kapsamında kalan fiillerdir. İlaveten yağma suçunun düzenlendiği maddeye böyle bir ek fıkra eklemek ve bu hususa ayrıca dikkat çekmek yasa koyucunun gereksiz bir davranışı olmuştur.
- TEHDİT
Yağma suçunun unsurlarından olan tehdidin, mağdurun veya onun bir yakınının yaşamına, beden veya cinsel dokunulmazlığına yönelik bir saldırı gerçekleştirileceği ya da malvarlığı itibarıyla büyük bir zarara uğratacağı bahsiyle yapılmalıdır. Dikkat edilirse tehdit, muhakkak malı elinde bulunduran kişiye karşı değil; mağdurun yakınlarından birine karşı da yöneltilebilir. Mağdurun tüm akrabalarını, mağdurun ‘yakını’ olarak anlamamak gerekir.
Yağma suçunun, tehdit unsuru kullanılmak suretiyle işlenmesi halinde dikkat edilmesi gereken en önemli nokta, tehdidin ancak mağdurun veya yakınının ‘yaşam, beden bütünlüğü veya cinsel dokunulmazlık ve malvarlığına’ yönelikolması gerekmektedir. Aksi halde oluşacak suç yağma suçu değil; hırsızlık, basit tehdit veya şantaj suçu olacaktır.
- Yağma Suçunun Diğer Suç Tiplerinden Farkları:
Yağma suçu ile dolandırıcılık suçunun arasındaki farklar nelerdir? Yağma suçunun konusunu taşınır mallar oluşturur iken dolandırıcılık suçunun konusunu ise hem taşınır hem de taşınmaz malvarlıkları oluşturmaktadır. Diğer bir farklılık ise yağma suçu ile, dolandırıcılık suçunda olduğu gibi malvarlığı değerleri koruma altında olmasına rağmen yağma suçu ile ayrıca kişinin irade özgürlüğü de koruma altına alınmak istenmektedir. Yağma suçunun işlenişinde kullanılan araç unsurlar ise kendisini dolandırıcılık suçundan ayıran en büyük farkı ortaya koymaktadır zira yağma suçunda kullanılan araçlar cebir ve tehdit iken dolandırıcılık suçu bakımından ise bu araç unsur sadece hiledir.
Yağma suçu ile irtikap suçu arasındaki farklar nelerdir? Öncelikle söylemek gerekir ki, fiziki cebrin unsur olarak bulunduğu suçları irtikap suçu olarak değil; yağma suçu olarak değerlendirmek gerekmektedir. Esas tartışılması gereken nokta, manevi cebir olarak da tanımlayabileceğimiz tehdidin unsur olarak bulunduğu hallerde hangi suçun oluşacağıdır. Sağlıklı bir sonuca varabilmek için evvela tehdidin boyutlarına bakmak gerekir. Eğer başvurulan tehdidin gerçekleşmesi halinde vereceği zararın ve oluşturacağı infialin büyük olması söz konusuysa oluşacak suç yağma suçudur. Ancak kolay bir şekilde savuşturulabilme ve etkisinden kurtulabilme imkanının bulunulması halinde ise oluşacak suç irtikap suçudur.
- Yağma Suçunun Nitelikli Halleri:
TCK 149. Maddede yağma suçunun nitelikli halleri düzenlenmiş bulunmaktadır. Yağma suçunun nitelikli hallerinin söz konusu olduğu durumlarda faile verilecek ceza ağırlaştırılacaktır.
Nitelikli yağma – Madde 149:
(1) Yağma suçunun;
a) Silahla,
b) Kişinin kendisini tanınmayacak bir hale koyması suretiyle,
c) Birden fazla kişi tarafından birlikte,
d) Yol kesmek suretiyle ya da konutta, işyerinde veya bunların eklentilerinde,
e) Beden veya ruh bakımından kendisini savunamayacak durumda bulunan kişiye karşı,
f) Var olan veya var sayılan suç örgütlerinin oluşturdukları korkutucu güçten yararlanılarak,
g) Suç örgütüne yarar sağlamak maksadıyla,
h) Gece vaktinde,
İşlenmesi halinde, fail hakkında on yıldan onbeş yıla kadar hapis cezasına hükmolunur.
(2) Yağma suçunun işlenmesi sırasında kasten yaralama suçunun neticesi sebebiyle ağırlaşmış hallerinin gerçekleşmesi durumunda, ayrıca kasten yaralama suçuna ilişkin hükümler uygulanır.
Yağma suçunun tüm bu nitelikli hallerinin cezayı ağırlaştırıcı sebepler olarak düzenlenmesinin temel sebebi, ya failin fiilini işlediği sırada ona vermiş olduğu kolaylıklardan kaynaklı olması veya mağdurun kendisini en savunmasız hissettiği durumlarda suçun işlenmesidir.
Yağma suçunun bu ağırlaştırıcı nitelikli hallerinin yanı sıra ayrıca cezayı hafifletici türden nitelikli halleri de bulunmaktadır. Türk Ceza Kanunu’muzun 150. Maddesinde yağma suçu sonucunda verilecek cezayı hafifletici iki nitelikli hal düzenlenmiş bulunmaktadır.
Daha az cezayı gerektiren hâl – Madde 150:
(1) Kişinin bir hukuki ilişkiye dayanan alacağını tahsil amacıyla tehdit veya cebir kullanması halinde, ancak tehdit veya kasten yaralama suçuna ilişkin hükümler uygulanır.
(2) Yağma suçunun konusunu oluşturan malın değerinin azlığı nedeniyle, verilecek ceza üçte birden yarıya kadar indirilebilir.
Yağma suçu, failin kendi alacağını tahsil etme amacıyla işlenmesi halinde TCK 106 ve 86. Maddelerde bulunan “tehdit suçuna” veya “kasten yaralama suçuna” dönüşür. Başkasının alacağını tahsil etme amacıyla bu yağma suçunu işleyen fail hakkında bu nitelikli hal uygulanmayacaktır. Hukuki ilişkinin içeriği sebepsiz zenginleşmeden kaynaklı bir alacak olabileceği gibi sözleşmeden kaynaklı bir alacak da olabilir. Ama her halde borcun vadesi gelmiş veya şarta bağlı bir borçsa da şartın gerçekleşmiş olması gerekmektedir.
Yağma suçunun konusunu oluşturan “malın değerinin az olması” cezada indirim gerektiren nitelikli bir haldir. Ceza Genel Kurul kararlarına göre malın değerinin belirlenmesinde dikkate alınacak ölçüt failin fiilen gasp ettiği malvarlığı değeri olmayıp; failin yağmalamayı düşündüğü yani niyet edip kastettiği miktar dikkate alınmalıdır.
- SUÇUN MANEVİ UNSURLARI (Kast, Olası Kast, Bilinçli Taksir, Taksir)
- Kast, Olası Kast, Bilinçli Taksir, Taksir:
Yağma suçu ancak kasten işlenebilir. Tıpkı hırsızlık suçunda olduğu gibi failin yağma suçunu işlemekteki amacı kendisi lehine yarar sağlama olmalıdır. Hırsızlık suçundan farklı olarak kast hem malı almaya yönelik olmalı hem de aynı zamanda cebir veya tehdit unsurlarını kullanmaya yönelik olmalıdır. Nitelikli hallerin söz konusu olduğu durumlarda da failin kastı bahse konu olan nitelikli halleri içerisinde barındırmalıdır.
Yağma suçu eğer bir terör örgütünün faaliyetleri kapsamında terör amacıyla işlenmesi halinde bu bir ‘terör suçu’ sayılacak ve Terörle Mücadele Kanunu kapsamında ceza ağırlaştırılacaktır.
SUÇUN ÖZELLİK ARZ EDEN DİĞER HUSUSLARI (Teşebbüs, İçtima, İştirak)
- Hukuka Uygunluk Sebepleri, Teşebbüs, İçtima, İştirak:
Yağma suçu, malın alınması ile birlikte tamamlanır. Suç malın alınması ile tamamlandığı halde malın güvence altına alınması ile birlikte sona erer. Bu yüzden yağma salt hareket suçudur. Ancak cebir ve tehdit kullanılmasına rağmen mal alınamamışsa yağma suçu teşebbüs aşamasında kalmış demektir.
Yağma suçunun işlenmesi sırasında, cebir ve tehdit unsuru kullanılmış ancak suç henüz tamamlanmadan fail gönüllü olarak işlediği suçu durdurmuşsa, fail her ne kadar yağma suçuna teşebbüsten ceza almasa da o ana kadar sergilemiş olduğu cebir ve tehdit suçları Türk Ceza Kanunu’nda başkaca suç tiplerini oluşturduğundan fail “tehdit suçundan” veya “cebir suçundan” cezalandırılacaktır.
Bileşik suç- Madde 42:
(1) Biri diğerinin unsurunu veya ağırlaştırıcı nedenini oluşturması dolayısıyla tek fiil sayılan suça bileşik suç denir. Bu tür suçlarda içtima hükümleri uygulanmaz.
TCK 42. Madde gereğince “cebir suçu” ve “tehdit suçu”, yağma suçunun unsuru niteliğinde olduğundan dolayı TCK 42. Maddesinde düzenlenmiş bulunan bileşik suç hükümlerine göre failin sadece yağma suçundan cezalandırılması ile yetinilecek olup “cebir suçu” veya “tehdit suçundan” ayrıca ceza verilmeyecektir.
Aynı şekilde yağma suçunun konut veya işyerinde ya da bunların eklentilerinde işlenmesi hali ağırlaştırıcı nitelikli hal sayılacağından dolayı (TCK 149. Madde /1. Fıkra (d) bendi) fail, TCK 42. Maddesi gereğince konut dokunulmazlığını ihlal suçundan ayrıca ceza almayacaktır.
- Yağma Suçunda Etkin Pişmanlık:
Etkin pişmanlık – Madde 168:
(1) Hırsızlık, mala zarar verme, güveni kötüye kullanma, dolandırıcılık, hileli iflâs, taksirli iflâs suçları tamamlandıktan sonra ve fakat bu nedenle hakkında kovuşturma başlamadan önce, failin, azmettirenin veya yardım edenin bizzat pişmanlık göstererek mağdurun uğradığı zararı aynen geri verme veya tazmin suretiyle tamamen gidermesi halinde, verilecek cezanın üçte ikisine kadarı indirilir.
(2) Etkin pişmanlığın kovuşturma başladıktan sonra ve fakat hüküm verilmezden önce gösterilmesi halinde, verilecek cezanın yarısına kadarı indirilir.
(3) Yağma suçundan dolayı etkin pişmanlık gösteren kişiye verilecek cezanın, birinci fıkraya giren hallerde yarısına, ikinci fıkraya giren hallerde üçte birine kadarı indirilir.
(4) Kısmen geri verme veya tazmin halinde etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanabilmesi için, ayrıca mağdurun rızası aranır.
(5) Karşılıksız yararlanma suçunda, fail, azmettiren veya yardım edenin pişmanlık göstererek mağdurun, kamunun veya özel hukuk tüzel kişisinin uğradığı zararı, soruşturma tamamlanmadan önce tamamen tazmin etmesi halinde kamu davası açılmaz; zararın hüküm verilinceye kadar tamamen tazmin edilmesi halinde ise, verilecek ceza üçte birine kadar indirilir. Ancak kişi, bu fıkra hükmünden iki defadan fazla yararlanamaz.
Yağma suçu bakımından TCK 168. Madde, kademeli bir etkin pişmanlık hükmü düzenlemiştir.
Yağma suçunun failinin, azmettiricisinin veya yardım edeninin kovuşturma başlamadan öncepişmanlık göstererek mağdurun uğradığı zararı aynen geri verme veya tazmin suretiyle tamamen gidermesi halinde verilecek cezada yarısına kadarı indirilir.
Kovuşturma başladıktan sonra ve fakat hüküm verilmezden önce yağma suçunun failinin, azmettiricisinin veya yardım edenin pişmanlık göstererek mağdurun uğradığı zararı aynen geri verme veya tazmin suretiyle tamamen gidermesi halinde verilecek cezada ise üçte birine kadar indirime gidilir.
- YAĞMA SUÇU İLE İLGİLİ YARGITAY KARARLARI
- Y6. CD, 28.12.2021, E. 2021/22023, K. 2021/20658
- Yağma Suçu
- TCK 148. Madde
“… somut olay değerlendirildiğinde, mağdurun olay tarihinde saat 17.00 sularında arkadaşları olan tanıkları … ve … ile birlikte mahallede gezdikleri sırada suça sürüklenen çocuğun, katılandan para istediği, katılanın parasının olmadığını söylemesi üzerine, suça sürüklenen çocuğun katılana bıçak doğrultarak 113 TL değerindeki kol saatini zorla aldığı olayda, suç tarihi olan 18.09.2017 itibariyle paranın satın alma gücü ve günün ekonomik koşulları ile birlikte değerlendirildiğinde, suça sürüklenen çocuğa verilen cezada değer azlığı indiriminin yapılması gerekir…” (Y6. CD, 28.12.2021, E. 2021/22023, K. 2021/20658)
- (Yargıtay 6. Ceza Dairesi – Karar : 2018/1294).
- Yağma Suçu
- TCK 148. Madde
Sanık …’ın, motorsiklet ile hareket halinde olan mağdurların yol üzerinde geçişini engelleyecek şekilde önceden engeller koyup ve/veya tertibat alarak yolunu kesmek biçiminde herhangi bir hareketinin bulunmadığı olayda “yol kesmek”ten söz edilemeyeceği gözetilmeden; sanık hakkında TCK.nın 149/1. maddesinin (a) ve (h) bentlerinin yanı sıra uygulama koşulları olmayan (d) bendine (yol kesme suretiyle yağma suçu) de yer verilerek temel ceza tayini hukuka aykırı olup bozma nedenidir (Yargıtay 6. Ceza Dairesi – Karar : 2018/1294).
- (Yargıtay 1. Ceza Dairesi – Karar No: 2015/1738)
- Yağma Suçu
- TCK 148. Madde
Fail konuta girerek nitelikli yağma suçu işlemiş ve mağduru da öldürmüştür. Faile hem nitelikli yağma suçundan hem de konut dokunulmazlığını ihlal suçundan ceza verilmiştir. Konut dokunulmazlığını ihlal suçu gasp suçunun nitelikli halinin unsurudur. Bu nedenle faile yalnızca nitelikli gasp suçundan ceza verilmesi gerekir, konut dokunulmazlığını ihlal suçundan fail ayrıca cezalandırılamaz (Yargıtay 1. Ceza Dairesi – Karar No: 2015/1738)
- Y6.CD, 09.11.2021, E. 2021/11294, K. 2021/17513
- Yağma Suçu
- TCK 148. Madde
“… Sanığın mağdur …’in yakasını tutup boğazına kırık içki şişesini dayayarak “Bana telefonunu ver” dediği, mağdura ait 50 TL değerindeki … marka cep telefonunu zorla aldığı olayda, suç tarihi olan 02.08.2012 itibariyle paranın satın alma gücü ve günün ekonomik koşulları birlikte değerlendirildiğinde, sanığa verilen cezada değer azlığı indiriminin yapılması gerekir…” (Y6.CD, 09.11.2021, E. 2021/11294, K. 2021/17513)
- (Yargıtay 6.Ceza Dairesi-Karar: 2015/45377).
- Yağma Suçu
- TCK 148. Madde
Sanıkların bıçak tehdidiyle katılanın cep telefonu ve cüzdanını aldıkları, cüzdanı kontrol edip içinde para olmadığını anlayınca da cüzdanı katılana iade ettikleri, suça konu cep telefonunun ise olayın hemen akabinde yakalanan sanık C.. Y.. (M..)’nın üst aramasında ele geçirildiği, bu durumun ise cüzdanın geri verme ile kısmi iadeyi oluşturduğunun anlaşılması karşısında; katılana kısmi iadeye rıza gösterip göstermediği sorularak, sonucuna göre sanıklar hakkında 5237 sayılı yasanın 168. maddesiyle uygulama yapılıp yapılmayacağının değerlendirilmesi gerekirken, etkin pişmanlık konusunda yazılı şekilde uygulama yapılması hukuka aykırıdır (Yargıtay 6.Ceza Dairesi-Karar: 2015/45377).
- (Yargıtay 13. Ceza Dairesi – Karar : 2017/8088)
Katılan’ın aşamalardaki ifadelerinde, olay günü tramvayla kapıya yaslanmış vaziyette seyahat ettiğini, 15 dakika boyunca cüzdanının bulunduğu pantolonunun sağ arka cebinde bir hareketlilik hissettiğini, kalabalıktandır diye ilk başta aldırış etmediğini ancak cüzdanı tamamen cebinden çıkarılınca arkasını dönüp baktığını ve cüzdanı elinde bulunan şahsın elini tuttuğunu, cüzdanını almak için çektiğini, ancak şahsın direterek burnuna kafa atıp saldırdığını, başını koltuk altına alarak sıktığını, tramway durağında görevli sivil polislerin müdahale ettiğini, kargaşa esnasında şahsın cüzdanını yere attığını, polislerin yerdeki cüzdanını aldıklarını ifade etmesi ve olay tutanağında da sanığın yakalanma esnasında elindeki cüzdanı yere attığının görüldüğünün belirtilmesi karşısında sanığın eyleminin yağma suçunu oluşturduğu gözetilmelidir (Yargıtay 13. Ceza Dairesi – Karar : 2017/8088)
- İLETİŞİMİNİZ HALİNDE ANTORYUM HUKUK BÜROSU ve CEZA AVUKATI ÇALIŞANLARI OLARAK CEZA DOSYALARINIZDA; SORUŞTURMA AŞAMASINDAN MAHKEME SÜRECİNE KADAR HER AŞAMADA SİZİ TEMSİL ETMEYE VE HUKUKİ DESTEK ve DANIŞMANLIK HİZMETİ SUNMAYA HAZIRIZ. ANTORYUM HUKUK BÜROSU OLARAK AVUKAT-MÜVEKKİL ARASINDA KURULAN VEKALET İLİŞKİSİNİ ÖNEMSİYOR, VEKİLLE DUYULAN GÜVENİN GEREĞİNİ YERİNE GETİRMEK İSTİYORUZ.
- DETAYLI BİLGİ İÇİN İLETİŞİM:☎️ 0534-419-19-91
